Yaralanmalı Trafik Kazasında Sigorta Başvuru Süreci

Yaralanmalı Trafik Kazasında Sigorta Başvuru Süreci
Mayıs 16, 2025

Yaralanmalı Trafik Kazasında Sigorta Başvuru Süreci

Trafik kazalarında, özellikle yaralanmalı trafik kazası durumlarında, kazazedenin sigorta şirketine başvuru süreci hayati önem taşır. Bu süreç, hem yasal olarak zorunlu bir adım  hem de mağdurun maddi kayıplarını telafi etmesinin ilk yoludur. Kazanın şoku ve yaralanmaların stresi altında ne yapacağını bilememek normaldir. Ancak endişelenmeyin – bu rehberde trafik kazalarında sigorta şirketine başvuru adımlarını, gerekli belgeleri, başvuru sürelerini ve haklarınızı anlaşılır bir dille açıklıyoruz. Amaç, yaşadığınız mağduriyetin giderilmesi için izlemeniz gereken yolu teknik detaylarıyla fakat insan odaklı bir şekilde sunmaktır.

Yaralanmalı Trafik Kazası Sonrası İlk Adımlar

Bir yaralanmalı trafik kazası geçirdikten hemen sonra atılacak doğru adımlar, hem sağlık hem de ileride yapılacak sigorta başvurusu açısından kritiktir. İlk olarak, emniyet ve sağlık gelir. Kendinizin ve diğerlerinin güvende olduğundan emin olun, gerekiyorsa hemen ambulans çağırın. Ardından mümkünse polisi çağırarak kaza tespit tutanağı hazırlatın. Kazada yaralanma olduğu için genellikle polis ve sağlık ekiplerinin olay yerine gelmesi yasal bir zorunluluktur. Polis tarafından tutulacak Kaza Tespit Tutanağı (KTT), kazanın nasıl meydana geldiğine dair resmi belgedir ve sigorta başvurunuzda kilit rol oynar. (Kaza küçük çaplıysa ve polis gelemiyorsa, taraflar kendi aralarında da tutanak tutabilir; ancak yaralanma varsa resmî tutanak tercih edilmelidir.)

Kazanın hemen ardından mümkünse olay yerinin fotoğraflarını çekin. Araçların hasar durumu, fren izleri, yol koşulları gibi unsurları belgelemek sigorta şirketinin hasar değerlendirmesini kolaylaştırır. Ayrıca tanıkların iletişim bilgilerini almak da ileride faydalı olabilir. Yaralıysanız, önceliğiniz tıbbi yardım almak olmalıdır: derhal bir sağlık kuruluşuna başvurun ve tedavi altına girin. Doktor muayene raporları, röntgen/MR sonuçları ve hastane epikriz (çıkış özeti) raporları gibi tıbbi belgeleri mutlaka saklayın. Bu tıbbi raporlar, vücudunuzda oluşan yaralanmaların ciddiyetini ve tedavi sürecini belgeleyecek ve tazminat talebinizin temelini oluşturacaktır. Unutmayın, kendi sağlığınız her şeyden önemlidir; tedavinizi aksatmamakla birlikte evrakları da düzenli toplamak ileride hakkınız olan ödemeleri almanızı kolaylaştıracaktır.

Kazadan sonraki ilk günlerde, sakin bir şekilde tüm evrak ve kanıtları bir araya getirmeye başlayın. Kaza tutanağı, fotoğraflar, karşı tarafın ve sizin araç ruhsat ve sigorta poliçe bilgileri, hastane raporları ve varsa faturalar bir dosyada toparlanmalıdır. Hatta kaza sonrası aracınızın serviste hazırlanan hasar tespit raporu da (özellikle aracınızda hasar varsa) alınmalıdır. İleride sigorta şirketine başvururken bu belgelerin eksiksiz olması işlemleri hızlandıracaktır.

İpucu: Kazaya karışan aracınızın geçmişini ve önceki sahibi/sahiplerini merak ediyorsanız, aracınızın kaç el değiştirdiğini öğrenmek de mümkündür. Bu tür bilgilere ulaşmak için Emniyet veya e-Devlet üzerinden sorgulamalar yapılabilir (örneğin aracın geçmiş sahiplerini öğrenmek için ilgili bir rehberimize bakabilirsiniz: Arabanın Kaç El Değiştirdiği Nasıl Öğrenilir?). Benzer şekilde, kaza tespit tutanakları ve araç hasar kayıtlarını sorgulamak da e-Devlet veya Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezi sistemleri üzerinden yapılabilen bir işlemdir – bununla ilgili adımları KTT Sorgulama ve Araç Hasar Kaydı Sorgulama Rehberi yazımızda bulabilirsiniz.

Sigorta Şirketine Başvuru Yolları ve Zorunluluğu

Yaralanmalı bir trafik kazası sonrasında sigorta şirketine başvuru yapmak yasal olarak zorunlu bir adımdır. 2016 yılında Karayolları Trafik Kanunu’na eklenen bir düzenleme ile, kazada zarar gören kişilerin doğrudan dava açmadan önce ilgili trafik sigortasına başvurması bir dava şartı haline getirilmiştir. Yani sigorta şirketine başvurmadan (veya başvurduktan sonra belli bir süre beklemeden) tazminat davası açarsanız, mahkeme davanızı usulen reddedebilir. Bu nedenle, kaza sonrası hak talep etmek isteyen mağdurlar için ilk resmi adım, kusurlu aracın sigorta şirketine bir tazminat talebi iletmektir.

Peki sigorta şirketine başvuruyu nasıl yapabilirsiniz? Birden fazla yol vardır:

  • Fiziksel Başvuru: Kazaya neden olan aracın bağlı olduğu sigorta şirketinin bir şubesine veya bölge müdürlüğüne bizzat giderek başvurabilirsiniz. Genellikle hasar departmanına vereceğiniz yazılı bir dilekçe ile birlikte belgelerinizi teslim etmeniz istenir. Başvuru dilekçenizi ve ekindeki evrakları verdiğinizde, sigorta şirketi bunları kayıt altına alacak ve bir hasar dosya numarası oluşturacaktır.

  • Posta veya Noter Yoluyla: Sigorta şirketine şahsen gidemiyorsanız, iadeli taahhütlü posta veya noter kanalıyla da başvurunuzu iletebilirsiniz. Dilekçenizi yazıp tüm gerekli evrakın kopyalarını ekleyerek sigorta firmasının genel merkez adresine gönderdiğinizde, belge teslim bilgileriyle süreci ispatlı şekilde başlatmış olursunuz. Noter aracılığıyla protesto çekerek başvurmak da yaygın bir yöntemdir – bu sayede dilekçenizin ulaştığı tarih resmî olarak kayıt altına alınır.

  • Online Başvuru: Pek çok sigorta şirketi artık hasar ihbar ve tazminat başvurularını çevrimiçi kabul etmektedir. İlgili sigorta şirketinin web sitesindeki hasar bildirimi sayfasını kullanarak kazayla ilgili bilgileri ve belge taramalarını yükleyebilirsiniz. Bazı şirketler e-posta ile başvuru da kabul edebilmektedir. Örneğin, fotoğraflarınızı ve taranmış belgelerinizi e-posta ekine koyup, durumu anlatan bir dilekçe metniyle birlikte göndermek de bir başvuru yoludur. Online başvurularda, takip edebilmek için size verilen başvuru ya da dosya numarasını kaydetmeyi unutmayın.

  • Aracı Kurum veya Uzman Desteğiyle Başvuru: Süreci bireysel olarak yürütmekte zorlanıyorsanız veya profesyonel destek almak istiyorsanız, bu alanda hizmet veren uzmanlara başvurabilirsiniz. Örneğin, sigorta tazminatları konusunda deneyimli bir sigorta avukatı tutmak veya danışmanlık şirketlerinden destek almak seçenekler arasındadır. Bu uzmanlar, sizin adınıza dilekçenizi hazırlayıp sigorta şirketiyle yazışmaları yürüterek süreci takip edebilirler. FairFix ekibi olarak biz de müşterilerimizin zararlarının tazmini için gerekli başvuruları onlar adına yaparak süreci hızlandırmalarına yardımcı oluyoruz (bkz. Hizmetlerimiz ve Süreçlerimiz sayfalarımız). Başvurunuzu bir aracı ile yapsanız bile, temel olarak yine sigorta şirketine yazılı bir talep sunulmuş olur ve yasal süreç aynı şekilde işlemeye devam eder.

Önemli Not: Başvuruyu hangi yolla yaparsanız yapın, mutlaka yazılı ve belgeli olmasına dikkat edin. Sözlü yapılan ihbarlar veya telefon bildirimleri yeterli olmayabilir. Dilekçenizin bir nüshasını veya gönderim belgesini saklayın. Sigorta şirketi başvurunuzu aldığına dair genellikle bir hasar dosya numarası verir; bunu öğrenip kaydetmek ileride yapacağınız takibatlar için gereklidir. Ayrıca başvuru yaptığınız tarih de yasal açıdan önem taşır, çünkü sigorta şirketinin cevabı için gereken 15 günlük süre bu tarihten itibaren işlemeye başlar.

Sigorta Şirketine Başvuru İçin Gerekli Evraklar

Sigorta şirketine yapacağınız başvurunun olumlu sonuçlanması ve gecikmemesi için gerekli evrakların eksiksiz olması çok önemlidir. Başvuruda sunulan belgeler, hem sizin talebinizi destekler hem de sigorta şirketinin zararı değerlendirmesini kolaylaştırır. Genel olarak trafik kazasında sigortaya başvuru sürecinde istenen belgeler şunlardır:

  • Kaza Tespit Tutanağı: Polis tarafından tutulan (veya taraflarca doldurulan) trafik kaza tutanağının bir kopyası. Bu belge kazanın oluş şeklini, tarafların kimlik ve sigorta bilgilerini, kusur durumunu ortaya koyar. Sigorta şirketi kaza tutanağı olmadan sorumluluğu değerlendiremez.

  • Jandarma veya Bilirkişi Raporu (Varsa): Bazı durumlarda, özellikle ağır yaralanmalı kazalarda jandarma trafik ekipleri de olay yeri raporu tutabilir. Ayrıca gerekiyorsa adli bilirkişi raporu veya teknik ekspertiz raporu da önemli olabilir. Eğer böyle ek raporlar düzenlendiyse bunları da ekleyin.

  • Hastane Raporları ve Tedavi Belgeleri: Kazada yaralanan kişinin adli muayene raporu, hastaneye giriş-çıkış evrakları, ameliyat/doğum raporları, istirahat raporları gibi tüm tıbbi evrak. Özellikle yaralanmanın ciddiyetini gösteren epikriz raporu, röntgen sonuçları ve varsa kalıcı maluliyet raporu gibi belgeler tazminat miktarının belirlenmesinde etkilidir. Ayrıca tedavi sürecinde yapılan tüm sağlık harcamalarının faturaları (ilaç, protez, fizik tedavi vb.) eklenmelidir. Zorunlu trafik sigortası kapsamındaki sigortacı, bu tedavi masraflarını poliçe limitleri dahilinde karşılamakla yükümlüdür.

  • Masraf ve Fatura Belgeleri: Tedavi haricinde kazaya bağlı diğer masraflarınız olduysa bunların da belgelerini sunun. Örneğin, kaza nedeniyle özel ambulans ücreti ödediyseniz, araç çekici masrafınız çıktıysa, yardımcı cihazlar aldıysanız veya evde bakım için harcama yaptıysanız bu giderlerin faturalarını ekleyin. Sigorta şirketi doğrudan maddi zararlarınızı (belgeli olmak kaydıyla) karşılamak durumundadır.

  • Araç Hasar ve Onarım Belgeleri: Eğer kazada aracınız da hasar gördüyse, aracın tamirine dair servis faturası veya eksper raporu sunulmalıdır. Aracınızın tamir masrafları kusurlu tarafın trafik sigortası kapsamında karşılanabilir. Ayrıca araç onarılsa bile ikinci el piyasa değeri düşmüş olabilir; bu araç değer kaybı da talep edilebilir. Aracınızın değer kaybını hesaplatmak ve talep etmek için Değer Kaybı Hesaplama aracımızı kullanabilir veya bu konudaki uzman hizmetlerimizden faydalanabilirsiniz. Sigorta başvurunuzda değer kaybı talebiniz varsa, bunu da dilekçede belirtip destekleyici belgeler (örneğin eksper değer kaybı raporu) eklemelisiniz.

  • Karşı Taraf Bilgileri: Kazadaki diğer aracın ruhsat fotokopisi ve zorunlu trafik sigortası poliçe örneği istenebilir. Genelde kaza tutanağında karşı tarafın poliçe numarası ve sigorta şirketi yazar, ancak elinizde karşı tarafın sigorta poliçesi varsa eklemek faydalı olabilir. Ayrıca karşı tarafın sürücü belgesi fotokopisi de bazen talep edilebilir (çoğunlukla dava süreçlerinde gereklidir ama yine de bulundurmak iyidir).

  • Başvurucuya Ait Kimlik ve Banka Bilgileri: Tazminat ödemesinin yapılabilmesi için hak sahibinin kimlik fotokopisi (TC kimlik numarası net şekilde görünecek biçimde) ve banka IBAN bilgisinin verilmesi gerekir. Sigorta şirketi talep kabul edildiğinde ödemeyi havale/EFT ile yapacağından, size ait bir banka hesap numarası (IBAN) belirtmelisiniz. Kimlik fotokopisi de ödemeyi doğru kişiye yapmak ve işlemleri resmiyete dökmek için istenir.

  • Başvuru Dilekçesi: Tüm bu belgelerin yanında, sigorta şirketine hitaben yazılmış resmi başvuru dilekçesi bulunmalıdır. Bu dilekçede kazanın tarihi, yeri, tarafların bilgileri, kazanın oluş şekli, meydana gelen zararlar ve talep ettiğiniz tazminat kalemleri detaylı olarak belirtilmelidir. Mümkünse maddi taleplerinizi kalem kalem ve tutar belirterek yazın (örneğin, “Aracımın onarım masrafı şu kadardır, şu faturaya dayanmaktadır; şu tutarda değer kaybı talep ediyorum; tedavi masrafım şu fatura ile sabittir; ayrıca 2 aylık iş göremezlik nedeniyle şu kadar gelir kaybım olmuştur” gibi). Dilekçenin altında tarih ve ıslak imza olmasına dikkat edin. Eğer bir avukat veya temsilci aracılığıyla başvuruyorsanız, dilekçeyi onlar hazırlayıp gönderebilir; bu durumda vekâletname örneğini de eklemeyi unutmayın.

Bu belgeler standart başvuru evrakları olup, sizin kazanızın özelliğine göre ek belge gerekebilir. Örneğin, kazada bir yakınınızı kaybettiyseniz, veraset ilamı ve ölüm belgesi de gerekecektir; ya da kalıcı sakatlık söz konusu ise sağlık kurulundan alınacak maluliyet raporu istenebilir. Evraklarınızı ne kadar eksiksiz sunarsanız, sigorta şirketinin dosyanızı inceleme süresi kısalacak ve taleplerinizin karşılanma ihtimali artacaktır.

Başvuru Süresi ve Yasal Zaman Aşımı

Trafik kazasında sigortaya başvuru süresi denildiğinde iki ayrı süre kavramını ayırt etmek gerekir: ilki, kazayı takiben sigorta şirketine bildirim ve talepte bulunmak için ideal süre; ikincisi ise kanunen hak talep edebileceğiniz zamanaşımı süresi (yani başvuru yapabileceğiniz son zaman sınırı). Her ikisi de mağdurların bilmesi gereken kritik konulardır.

Hasar İhbar Süresi (Kısa Süre): 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 97. maddesi uyarınca kazadan sonra en geç 5 iş günü içinde ilgili sigorta şirketine başvuru yapılması gereği belirtilmiştir. Bu, bir anlamda sigorta poliçelerinin de öngördüğü hasar ihbar süresidir. Elbette fiilen 5 gün içinde tüm belgeleri toparlayıp dilekçe yazmanız her zaman kolay olmayabilir – özellikle ağır yaralanma durumlarında öncelik sağlık olmaktadır. Ancak mümkün olan en kısa sürede, ideal olarak ilk hafta içinde, sigortaya kazayı bildirmeye çalışın. 5 günlük süre aşılırsa sigorta şirketi “gecikmeli bildirim” nedeniyle ödeme sürecini zorlaştırabilir veya ihbar yükümlülüğünün ihlali iddiasıyla itiraz edebilir. Bu nedenle, siz veya yakınlarınız, kazadan hemen sonra sigortaya telefonla ön bildirim yapıp dosya numarası alabilir ve ardından resmi dilekçenizi gönderebilirsiniz. Kısacası, kazadan sonra vakit kaybetmeden başvuru sürecini başlatmak en doğrusudur.

Yasal Zamanaşımı Süresi (Uzun Süre): Başvuru yapmayı ihmal ettiyseniz bile haklarınız sonsuza dek kaybolmaz; Türk hukuku, trafik kazalarından doğan tazminat talepleri için belirli zamanaşımı süreleri öngörmüştür. Karayolları Trafik Kanunu madde 109, genel olarak 2 yıl ve her halükarda kaza tarihinden itibaren 10 yıl içinde tazminat talebinin yapılabileceğini belirtir. Ancak burada önemli bir ayrım vardır: Trafik kazasında yaralanma veya ölüm meydana gelmişse, olay aynı zamanda Türk Ceza Kanunu kapsamında bir suç teşkil eder (taksirle yaralama ya da ölüme sebebiyet verme). Bu durumda, ceza hukuku daha uzun bir zamanaşımı öngörüyorsa, o süre sivil tazminat talepleri için de geçerli olur. Bu kural gereği:

  • Yalnızca yaralanmalı trafik kazalarında zamanaşımı süresi 8 yıla kadar uzar (TCK’daki taksirle yaralama suçu zamanaşımı 8 yıldır).

  • Ölümlü trafik kazalarında zamanaşımı süresi 15 yıla çıkar (taksirle öldürme suçunun ceza zamanaşımı 15 yıldır).

  • Hem ölüm hem yaralanmanın olduğu durumlar için de yine 15 yıl uygulanır.

Bu süreler, kazada sorumlu olan tüm taraflar için (kusurlu sürücü, araç işleteni ve sigorta şirketi dahil) geçerlidir. Zamanaşımı süresi, mağdurun zararı ve sorumluyu öğrendiği tarihten başlar ve belirtilen yıllar geçtikten sonra talep hakkı zaman aşımına uğrar. Örneğin, yaralanmalı bir kazada 8 yıl dolduktan sonra ne sigorta şirketine ne de sorumlu kişiye karşı dava yoluyla tazminat talep edemezsiniz (karşı taraf bu süreyi ileri sürerek ödeme yapmaktan kaçınabilir).

Uyarı: Zamanaşımı süreleri uzun görünse de, hak kaybına uğramamak için başvuruları mümkün olduğunca erken yapmak gerekir. Deliller zamanla kaybolabilir, tanıklar unutabilir, belgeler temin edilemez hale gelebilir. Ayrıca, sigorta şirketine geç başvurduğunuzda, ödemeyi geciktirdiğiniz için bazı faiz haklarınızı da kaybedebilirsiniz. Dolayısıyla “nasılsa 8 yılım var” diye düşünmek yerine, tedavi süreciniz biraz düzene girer girmez talebinizi yapmaya odaklanın. Yine de çok gecikmiş dahi olsanız, uzman bir avukatla görüşüp zamanaşımı dolup dolmadığını teyit etmekte fayda var; bazı durumlarda zamanaşımı kesintiye uğramış olabilir veya farklı yasal yorumlar uygulanabilir.

Sigorta Şirketinin Başvuruyu Değerlendirme Süreci

Başvurunuzu yaptınız ve evraklarınızı ilettiniz. Peki şimdi sigorta şirketinin değerlendirme süreci nasıl işleyecek? Bu süreçte bilinmesi gereken birkaç kritik nokta vardır:

Hasar Dosyasının Açılması: Sigorta şirketi, başvurunuz ulaşınca bir hasar dosyası oluşturur ve her dosya için bir numara atar. Bu dosya altında, sunduğunuz tüm belgeler, kazaya ilişkin bilgiler ve şirketin iç yazışmaları toplanır. Başvurunuzun alındığına dair size bir dosya numarası iletilmediyse, sigorta şirketini arayarak dosya numaranızı öğrenebilirsiniz.

Eksper İncelemesi: Bir trafik kazası tazminat talebi geldiğinde, sigorta şirketi genellikle olayı ve zararları değerlendirmesi için bir sigorta eksperi görevlendirir. Eksper, kaza kayıtlarını inceler, gerekli görürse araçları veya hasar yerini görür, tıbbi durumla ilgili bilgi alır ve sonuç olarak bir ekspertiz raporu hazırlar. Bu raporda kazanın oluş şekli, kusur oranları, araç hasar miktarı, tedavi masrafları gibi konular değerlendirilir ve sigortanın ödemesi gereken yaklaşık tutarlar hesaplanır. Eksper raporu, sigorta şirketinin ödeme kararı için önemli bir dayanak olacaktır.

Sigorta Şirketinin 15 Günlük Yasal Süresi: Kanunen, sigorta şirketi başvurunun kendilerine ulaştığı tarihten itibaren en geç 15 gün içinde talebinizi yazılı olarak cevaplamak zorundadır. Bu 15 günlük süre içinde sigortacı ya talebinizi kabul edip ödeme yapacağını bildirir, ya kısmen kabul veya ret cevabı verir, ya da hiç cevap vermez. Uygulamada bazı sigorta şirketleri, dosyanın karmaşıklığına göre 15 gün içinde yetiştiremeseler de genellikle bu süreye riayet etmeye çalışırlar. Eğer evraklar tam ve zarar net ise, kimi zaman çok daha kısa sürede ödeme yapılabilir. (Örneğin bazı büyük sigorta şirketleri, belgeler tamamlandıktan sonra bir hafta içinde ödeme yapabildiklerini belirtmektedir.) 15 gün içinde herhangi bir dönüş olmazsa ya da size verilen cevap taleplerinizi tam karşılamıyorsa, mağdur taraf olarak artık dava yoluna veya Sigorta Tahkim Komisyonu’na başvurma hakkınız doğar.

Değerlendirme ve Ödeme Kararı: Sigorta şirketi belgelerinizi inceledikten sonra, poliçe kapsamı dahilinde hangi kalemleri karşılayacağını tespit eder. Zorunlu trafik sigortası, poliçe limitleri dahilinde maddi zararları karşılamakla yükümlüdür. Maddi zararlar kavramına, tedavi giderleri, sürekli iş göremezlik tazminatı, geçici iş göremezlik (çalışamama) nedeniyle gelir kaybı, destekten yoksun kalma (ölüm halinde) ve araç hasarı gibi kalemler dahildir. Manevi tazminat (acı ve üzüntü karşılığı talep edilen bedel) ise trafik sigortasının kapsamı dışındadır; bunu talep etmek isterseniz, kusurlu şahsa karşı ayrıca dava açmanız gerekir (sigorta poliçesi manevi tazminatı ödemez). Sigorta şirketi, kendi sorumluluğundaki kalemleri ve tutarları belirledikten sonra size bir ödeme teklifi sunabilir. Bu bazen tam talep ettiğiniz tutar olur, bazen daha düşük bir miktar olabilir. Anlaşma sağlanırsa sigorta şirketi kabul ettiği tutarı size öder ve sizden bir ibraname alır (ödeme yapıldıktan sonra artık o kalemler için başka talepte bulunmayacağınızı beyan eden belge).

Sigorta Şirketinin Cevabına Göre İlerlemek: Eğer sigorta şirketi talebinizi kısmen veya tamamen reddederse ya da hiç cevap vermezse (15 gün dolmuş olmasına rağmen), hakkınızı aramak için iki seçeneğiniz bulunuyor:

  1. Sigorta Tahkim Komisyonu’na Başvuru: Sigorta Tahkim Komisyonu, sigorta şirketleriyle yaşanan uyuşmazlıkları çözmek için oluşturulmuş özel bir mercidir. 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’na göre faaliyet gösterir ve daha hızlı, masrafsız bir alternatif çözüm yolu sunar. Başvurunuzun ardından bir tahkim hakemi dosyanızı inceler ve karar verir. Komisyon kararlarının kesinliği, uyuşmazlığın miktarına göre değişir: belirli bir tutarın altındaki (halihazırda 15.000 TL altındaki) uyuşmazlıklarda hakemin kararı kesindir; daha yüksek tutarlarda ise itiraz ve temyiz imkânı vardır. Tahkim komisyonuna başvurmak için sigorta şirketine yaptığınız başvurunun cevapsız kalmasını veya olumsuz sonuçlanmasını belgelemeniz gerekir (örneğin 15 gün geçtiğine dair ispat veya sigortadan gelen olumsuz cevap yazısı). Tahkim yolunda, genellikle mahkemeye göre çok daha kısa sürede (bazı dosyalarda birkaç ay içinde) sonuç alınabilir ve mahkeme harcı gibi masraflar da daha düşüktür.

  2. Mahkeme Yoluyla Tazminat Davası: Sigorta şirketinin cevabı sizi tatmin etmezse doğrudan adliyeye gidip maddi ve manevi tazminat davası açabilirsiniz. Trafik kazalarından doğan tazminat davalarında görevli mahkeme genel olarak Asliye Hukuk Mahkemeleri (bazı durumlarda Asliye Ticaret Mahkemeleri) olup, yetkili mahkeme kazanın olduğu yer veya tarafların ikametgah yerindeki mahkemedir. Dava açmadan önce sigortaya başvuru yapmış olmanız gerektiğini unutmayın – yukarıda bahsedildiği gibi bu artık bir dava şartıdır. Dava süreci, tahkime göre daha uzun ve masraflı olabilir; ancak talep tutarınız çok yüksekse veya sigorta poliçe limitlerinin üzerinde zararlar söz konusuysa dava yolu kaçınılmaz hale gelebilir. Mahkeme, kusur oranlarını, zarar miktarlarını bilirkişi aracılığıyla tespit ederek karar verir. Eğer sigorta poliçesinin limiti aşan bir tazminata hükmedilirse, limiti aşan kısmı kusurlu araç sahibi/sürücü şahsen ödemek zorunda kalır.

Tazminat Kalemleri ve Haklarınız

Bir trafik kazası mağduru olarak sigorta şirketine başvurduğunuzda hangi tazminat kalemleri için talepte bulunabileceğinizi bilmek önemlidir. Zorunlu trafik sigortası poliçesi, karşı tarafa verdiğiniz zararı belirli limitler dahilinde karşılamak üzere tasarlanmıştır. Bu kapsamda, yaralanmalı bir kazadan sonra elde edebileceğiniz haklar ve tazminat türleri şöyle özetlenebilir:

  • Tedavi Giderlerinin Karşılanması: Yaralanma nedeniyle hastanede yapılan tüm tedavi masrafları (ameliyat, hastane yatış ücreti, ilaçlar, fizik tedavi, rehabilitasyon vb.) poliçe limitine kadar sigorta tarafından ödenir. Aslında, Türkiye’de yaralanmalı kazalarda acil sağlık hizmetleri ve ilk tedaviler Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) tarafından karşılanır, ancak SGK’nın karşılamadığı ek tedavi giderleri olduysa bunları belgelendirerek sigortadan talep edebilirsiniz. Örneğin özel hastanede tedavi gördüyseniz veya sigortanın kapsamı dışında kalan tıbbi masraflarınız varsa, zorunlu trafik sigortası bunları limit dâhilinde tazmin etmek zorundadır.

  • Geçici İş Göremezlik Tazminatı: Yaralanma nedeniyle belirli bir süre çalışamadıysanız (örneğin 3 ay istirahat raporu aldınız ve bu sürede ücret alamadınız) bunun yol açtığı gelir kaybını talep edebilirsiniz. Bu kaleme “geçici iş göremezlik tazminatı” denir. Örneğin bir esnafsanız ve dükkanınızı kapalı tutmak zorunda kaldınız ya da bir işçi iseniz raporlu dönemde maaşınız kesildi, bu kayıpların belgeleriyle (rapor, maaş bordrosu vb.) birlikte sigortadan ödenmesini isteyebilirsiniz. Sigorta, kusur oranına göre bu zararı ödemekle yükümlüdür. Eğer kaza tamamen karşı tarafın kusuruyla olduysa, gelir kaybınızın tamamını isteyebilirsiniz; kısmi kusurunuz varsa oransal bir azaltma yapılabilir.

  • Sürekli Sakatlık (Maluliyet) Tazminatı: Kaza sonucunda kalıcı bir sakatlık, uzuv kaybı veya işgücü kaybı meydana geldiyse, bunun için ayrıca sürekli maluliyet tazminatı talebi doğar. Bu, kişinin çalışma gücündeki kalıcı azalma oranına ve yaşı-kazancı gibi faktörlere göre hesaplanan bir tazminattır. Sigorta şirketi, sakatlık oranınızı gösteren sağlık kurulu raporuna göre bu tazminatı hesaplar ve poliçe limitine kadar öder. Örneğin, kaza sonucu %20 oranında kalıcı sakatlık oluştuysa, kazanın mağdurun ileride kazanacağı gelirleri %20 oranında azaltacağı varsayılarak bir aktüeryal hesap yapılır. Bu hesap sonucunda bulunacak tutar, sigortanın bedeni zarar limitleri içinde kalıyorsa sigorta tarafından, aşıyorsa aşan kısım kusurlu kişiden talep edilmelidir.

  • Destekten Yoksun Kalma Tazminatı: Bu kalem, ölümlü kazalarda, vefat eden kişinin bakmakla yükümlü olduğu yakınlarına (eş, çocuk, anne-baba gibi) ödenen tazminattır. Yaralanmalı kazalarda doğrudan gündeme gelmez, ancak yaralanan kişi kaza sonrası çalışamaz hale gelip ailesini geçindiremeyecek duruma gelirse dolaylı olarak benzer bir etki yaratabilir. Fakat esasen destekten yoksun kalma tazminatı, vefat durumunda söz konusudur. (Allah korusun, kaza ölümle sonuçlanmışsa zorunlu trafik sigortası ölüm tazminatı kapsamında belli bir ödeme yapar, detayları ilgili makalemizde bulabilirsiniz.)

  • Araç Hasar Bedeli ve Değer Kaybı: Karşı taraf tamamen kusurlu ise, aracınızda oluşan hasarın onarım masrafları trafik sigortasınca karşılanır. Aracınız serviste tamir edildikten sonra faturayı sigorta şirketi doğrudan ödeyebilir veya siz ödediyseniz makbuzları vererek tahsil edebilirsiniz. Bunun yanı sıra, aracınız tamir görse bile ikinci el piyasa değeri düşeceğinden, araç değer kaybı tazminatı talep etmeye hakkınız vardır. Değer kaybı, kazadan önceki piyasa değeri ile onarım sonrası piyasa değeri arasındaki farktır. Örneğin araç boyandı, parça değişti diye, ileride satarken aracınızın değeri düşecektir – işte bu kaybı da kusurlu tarafın sigortası ödemelidir. Değer kaybı hesaplaması uzmanlık gerektirir; bu konuda sitemizde sunduğumuz Değer Kaybı Hesaplama aracını kullanabilir veya bize danışabilirsiniz. Zorunlu trafik sigortasının maddi hasar teminat limiti 2024 yılı için araç başına 200.000 TL, kaza başına 400.000 TL’dir. Yani aracınızda oluşan hasar ve değer kaybı toplamı bu tutarı aşmıyorsa sigorta şirketi tamamını öder. Aşan kısım olursa, onu da kusurlu araç sahibinden ayrıca talep etmek gerekir.

  • Diğer Maddi Zararlar: Kaza nedeniyle pert olan (kullanılamaz hale gelen) eşyalarınız varsa (örneğin araç içindeki elektronik cihazlar, bagaj eşyaları) bunlar için de makul bir bedel talep edebilirsiniz. Ayrıca kaza sonrası yaptığınız ulaşım masrafları, ev içi yardım alma giderleri gibi yan masraflar da belgelendirmek kaydıyla istenebilir. Sigorta şirketi tamamen kusurlu tarafın üçüncü kişilere verdiği doğrudan maddi zararları poliçe limiti kadar karşılamak durumundadır.

  • Manevi Tazminat: Yukarıda da değindiğimiz gibi manevi tazminat zorunlu trafik sigortası kapsamında değildir. Ancak bu, manevi tazminat talep edemeyeceğiniz anlamına gelmez. Yaralanmalı kazalarda yaşadığınız acı, psikolojik travma ve yaşam kalitenizdeki düşüş için kusurlu kişiye karşı ayrıca manevi tazminat davası açabilirsiniz. Mahkeme, olayın özelliklerine göre uygun bir manevi tazminata hükmedebilir. Bu ödeme sigorta şirketinden değil, doğrudan kusurlu sürücü/işleteni tarafından ödenecektir. Uygulamada ciddi yaralanmalı kazalarda hatırı sayılır manevi tazminatlar çıkabilmektedir. Ancak manevi tazminat için sigorta şirketine başvuru şartı aranmamaktadır; dilerseniz sigortadan maddi zararlarınızı aldıktan sonra manevi tazminat için ayrıca hukuki yola başvurabilirsiniz.

Tazminat Miktarları: Alabileceğiniz tazminat miktarları, kazanın koşullarına, sizin kusur durumunuza ve poliçe limitlerine bağlıdır. Türkiye’de zorunlu trafik sigortasının bedeni zarar teminat limiti 2024 yılı itibariyle kişi başına 1.800.000 TL, kaza başına 9.000.000 TL’dir. Bu, sigorta şirketinin tek bir kişi için en fazla 1.8 milyon TL bedeni tazminat ödeyeceği anlamına gelir. Eğer bir kazada birden fazla kişi yaralanmışsa, toplam ödeme kaza başına 9 milyon TL’yi geçemez (kişi başı limit dahilinde paylaştırılır). Bu limitler her yıl Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından güncellenir ve tüm sigorta şirketleri için aynıdır. Maddi zarar (araç hasarı) limitleri ise daha düşüktür (yukarıda belirtildiği gibi 200 bin TL araç başına). Eğer sizin zararınız bu limitleri aşan düzeydeyse, aşan kısım için kusurlu tarafa (sürücüye/işletene) direkt dava açarak talepte bulunmanız gerekir; çünkü sigorta poliçesi üst limiti kadar öder, fazlasından sorumlu değildir. Örneğin, yaralanma nedeniyle hesaplanan tazminatınız 2.500.000 TL ise, sigorta bu tutarın 1.800.000 TL’sini öder, kalan 700.000 TL’yi kusurlu şahıstan isteyebilirsiniz.

Son olarak, eğer kazaya neden olan araç sigortasız ise veya hit-and-run (çarpıp kaç) durumu varsa (yani sorumlu araç tespit edilemediyse), bu durumda doğrudan talep edeceğiniz bir sigorta şirketi olmayacaktır. Ancak mağdurların tamamen çaresiz kalmaması için Türkiye’de Güvence Hesabı adı verilen bir fon mekanizması vardır. Trafik sigortası olmayan aracın yol açtığı bedeni zararlar için Güvence Hesabı devreye girer ve belirli limitler dahilinde tazminat ödemesi yapar. Bu durumda da yine zaman aşımı içinde kalmak kaydıyla Güvence Hesabı’na başvuruda bulunmak mümkündür. Güvence Hesabı, tıpkı sigorta şirketi gibi belgelerinizi inceleyip uygun görürse ödeme yapar ve sonra sorumlu sürücüye rücu eder.

Sonuç ve Öneriler

Yaralanmalı trafik kazası sigorta başvuru süreci, ilk bakışta karmaşık ve yorucu görünebilir. Kaza geçiren kişiler hem sağlık sorunlarıyla uğraşıp hem de evrak işleriyle boğuşmak zorunda kaldıklarından, süreç insanın gözünü korkutabiliyor. Ancak doğru adımları izleyerek ve bilinçli hareket ederek hakkınız olan tazminatları almanız mümkündür. Bu rehberde adım adım ele aldığımız gibi, öncelikle sakin kalıp kazayı belgelemeniz, sonra mümkün olan en kısa sürede sigorta şirketine başvurmanız gerekiyor. Başvurunuzu sağlam deliller ve belgelerle desteklemek, taleplerinizi açıkça ortaya koymak sigorta şirketinin işini kolaylaştıracak ve sizin de sonuca daha hızlı ulaşmanızı sağlayacaktır.

Unutmayın, sigorta şirketine başvuru yapmak yasal bir zorunluluk olmasının yanı sıra sizin lehine işleyen bir süreçtir. Sigorta poliçeleri, mağdur kişilerin zararlarını hızlıca karşılamak için vardır. Bir kaza yaşandığında siz de bu poliçenin sağladığı güvenceden yararlanma hakkına sahipsiniz. Eğer süreçte tereddüt ettiğiniz noktalar olursa veya sıkça sorulan sorular hakkında bilgi almak isterseniz, web sitemizdeki Sıkça Sorulan Sorular bölümüne göz atabilirsiniz. Orada trafik kazaları ve sigorta tazminatlarıyla ilgili pek çok merak edilen sorunun cevabını bulabilirsiniz.

Daha karmaşık durumlarda veya yüksek meblağlı taleplerde profesyonel yardım almaktan çekinmeyin. Özellikle kalıcı sakatlıklar, büyük maddi hasarlar veya ölümle sonuçlanan kazalar gibi konularda uzman bir tazminat avukatı veya danışmanlık firmasından destek almak, süreç boyunca hak kaybına uğramamanız açısından faydalı olacaktır. FairFix olarak biz, trafik kazaları sonrasında mağdurların yanında olup tüm başvuru ve takip süreçlerini onlar adına yürütüyoruz (örnek çalışmalarımız için bkz. Örnek Olaylar). Amacımız, müvekkillerimizin ve müşterilerimizin yasal haklarını sonuna kadar savunup en yüksek tazminatları en kısa sürede almalarını sağlamaktır. Siz de böyle bir destek isterseniz, bizimle iletişime geçmekten çekinmeyin. Unutmayın, uğradığınız zararları telafi etmek hem hakkınız hem de bu amaca hizmet eden bir sigorta sistemi mevcut. Doğru adımları atarak ve gerekirse uzman yardımı alarak, trafik kazası mağduriyetinizi maddi açıdan hafifletebilir ve geleceğinize daha güvenle bakabilirsiniz.

Kaynaklar: Bu makalede sunulan bilgilerin dayanakları için Karayolları Trafik Kanunu madde 97 ve 109 hükümlerine, Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezi verilerine, ilgili yönetmeliklere ve sektörel uzmanların paylaştığı güncel içeriklere başvurulmuştur. Özellikle İstanbul Barosu ve çeşitli hukuk bürolarının yayınladığı makalelerden, resmi trafik sigortası genel şartnamesinden ve FairFix’in alanındaki deneyimlerinden yararlanılmıştır. Yasal haklar ve süreçler hakkında detaylı bilgi isteyen okurlarımız mevzuatın güncel haline ve uzman görüşlerine danışmaktan çekinmemelidir. Bu rehber genel bilgilendirme amaçlı olup spesifik durumlar için profesyonel hukuki danışmanlık almak en sağlıklısıdır.

Bu konu hakkında daha fazla bilgi için “Araç Değer Kaybı ve  Sigorta” kategorisindeki diğer tüm yazılarımızı inceleyebilirsiniz.

Comments (5)

Comments are closed.